Yeni başlangıçlar güzel ve heyecan vericidir. Birçok insan ilk adımı atmakta tereddüt eder. Kimisi korkar, kimisi "Hazır değilim" bahanesine sarılır. Oysa mesele hazır olup olmamak değil. Cesaretli olmadığınız sürece, her zaman geri adım atmak için bir sebep bulursunuz. Hayatın ağırlığını ve tereddütlerini bir kenara bırakıp kendinizi yeni bir şeye adadığınız anda, yeni sayfalar açılır. Bazen başarılar, bazen de başarısızlıklar o sayfalara yazılır. Ama ikisi de size deneyim kazandırır. En önemlisi şudur: Hiçbir şey yapmadan, o ilk adımı atmadan, ne başarıyı ne de başarısızlığı fark edemezsiniz. Başarısızlık ve üzüntü hayatın ayrılmaz bir parçasıdır. Ama bu durmak için bir bahane olamaz. Çünkü her düşüşte öğrenilecek bir güç, her şokta büyünecek bir güç vardır. Bu nedenle ne geçmişin yükü ne de geleceğin belirsizliği sizi engellememeli. Geçmişi ve geleceği bir kenara bırakın ve sadece bugünü düşünün, bugün için cesur olun, o ilk adımı atın. Şans sizden yana olmayabilir. Ama deneyin. Ve denemek, denememekten çok daha değerlidir. Çünkü cesaretin en saf hali, sonuç ne olursa olsun bir adım atabilmektir.
